İYİ Partili Ergun: Irak’ta yapılan nüfus sayımı, Kerkük özelinde iptal edilmelidir

“`html

T24 Haber Merkezi

İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun, Irak’ta yapılan nüfus sayımında Kerkük’te meydana gelen “usulsüzlükler” ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ergun, “Kerkük’ten alınan bilgiler ışığında, nüfus sayımında bazı usulsüzlüklerin yaşandığı ve Kerkük’ün demografik yapısının değiştirilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor. Cumhur İttifakı bu duruma sessiz kalabilir, ancak biz asla susmayacağız. Irak’taki nüfus sayımının Kerkük’e özel olarak iptal edilmesini talep ediyoruz, iktidar bu gelişmelere karşı harekete geçmelidir.” dedi.

Metin Ergun, TBMM’de düzenlemiş olduğu basın toplantısında, Irak’taki nüfus sayımı ile Kerkük’teki gelişmeler hakkında detaylı değerlendirmelerde bulundu. Ergun’un açıklamaları şu şekilde:

“Nüfus sayımında belirgin usulsüzlükler gözlemleniyor”

“Irak’ta uzun yıllar aradan sonra, 1987’den bu yana ilk defa yapılan genel nüfus sayımı süreci devam ederken, bu süreç özellikle tarihi Türkmen kenti Kerkük’te endişeleri artırdı. Gelen bilgilere göre, sayım öncesi Erbil ve Süleymaniye’den Kerkük’e on binlerce kişinin yanı sıra, sayısı 300 bin kişiyi bulan bir grubun yerleştirildiği ve sayım tamamlandıktan sonra şehri gruplar halinde terk ettikleri bildirilmektedir. Medya organları ve sosyal medya, bu konvoylara dair görüntüleri yayınlamıştır.”

“Amaç, Kerküklü olmayanları kayıt ettirip seçimde oy kullanmalarını sağlamak”

“Burada amaç, Kerküklü olmayan bireylerin nüfus sayımı yoluyla Kerkük nüfusuna dahil edilerek seçimlerde oy kullanmalarının önünü açmaktır. Böylece, tarihi Türkmen kenti Kerkük’ün sadece demografik yapısı değil, yönetimi de hedef alınmaktadır. Kerkük’teki kontrol noktalarında görevli 320 Türkmen ve Arap güvenlik görevlisinin gözaltına alındığı ve sayım sonrası serbest bırakıldığı bilgisi, Irak’taki bu krizin boyutlarını göstermektedir. Bu durum, Irak’ın işgali sonrası yaşanan nüfus kayıtlarının yok edilmesi gibi bir girişimi akıllara getirmektedir.”

Bilinmelidir ki, 2003’te Kerkük’ün mali ve nüfus kayıtları imha edilmiştir. Bu yapılanmanın temel gayesinin, Kerküklü olmayanların şehre girişini kolaylaştırmak olduğu açıktır. Bu bağlamda, güvenlik görevlilerinin gözaltına alınmasının ardındaki gerçek, iktidarın yarım asırlık yanlış politikalarından kaynaklanmaktadır. Zira iktidar, Barzani ailesiyle kurduğu yakın ilişkilerle Türkmenleri göz ardı etmiş, KDP ve KYP’nin hukuksuzluklarına seyirci kalmıştır.

“Türkmenlere karşı uygulanan bu ayrımcı oyunlar yeni değil”

“Kerkük’teki olaylar, Barzani ve Talibani klanlarının kontrolü için yapılmış girişimlerin bir devamıdır. Türkmenlere yönelik nüfus sayımı bahanesiyle yapılan bu ayrımcı uygulamalar geçmişte de görülmüştür. Türkmenlerin, şehrin asli unsuru olarak maruz kaldıkları baskılar ve katliamların köklü bir geçmişi mevcuttur. 4 Mayıs 1924’teki İngiliz destekli katliamlar ve 1946’da Kral Faysal tarafından gerçekleştirilen zulümler asla unutulmayacaktır. 1959’daki General Kasım dönemindeki katliamlar ve 1980’lerde Saddam Hüseyin’in yaptığı soykırımlar da hafızamızdan silinmeyecek.”

Kerkük dediğimizde aklımıza yalnızca zengin petrol rezervleri değil; aynı zamanda soydaşlarımızın yaşadığı acılar ve çektiği zulümler geliyor. Türkmenler, Irak’ın her köşesinde olduğu gibi Kerkük’te de var olma mücadelesi veriyor. Bu mücadele, yalnızca Türkmenlerin değil, Türk milletinin haklarının savunulmasıdır. Kerkük’e yönelik yapılan her saldırı, Türk milletine yönelmiş bir tehdittir. Türkmenlerin hak arayışı, sıradan bir dava değil; milli bir varlık mücadelesidir. Unutmamalıyız ki, Kerkük, Türkmen elinin yanı sıra Misak-ı Milli’nin de kalbidir.”

“Türkmen kardeşlerimizin hakları ihlal ediliyorsa buna sessiz kalmamalıyız”

“Türkmenlerin hakları tehdit altındaysa ve sesleri kısılmaya çalışılıyorsa, gök bayrakları indiriliyorsa buna sessiz kalmamız mümkün değil. Herkes bilmelidir ki, Kerkük, Telafer, Musul, Erbil, Altınköprü, Tuzhurmatı, Kifri, Karatepe, Hanekin ve Diyala’daki Türk kimliğine karşı yapılan her tehdit, doğrudan Türk milletini hedef almaktadır. Buradan net bir şekilde ifade etmek istiyoruz; İYİ Parti olarak, Kerkük ve Türkmen bölgesinde kardeşlerimizin haklarını savunacağız, onların kültürünü, dilini ve varlıklarını korumak için elimizden geleni yapacağız. Türkmen kardeşlerimiz asla yalnız değildir. Kerkük’teki nüfus sayımındaki usulsüzlükler nedeniyle bu sayımın iptal edilmesi gerekmektedir. İktidar, bu durum karşısında acilen harekete geçmelidir.”

İktidar ve ortakları, Kerkük’te meydana gelen olaylara kayıtsız kalmaktadır. Türkmenlerin feryadına, her zamanki gibi, hoyratça yanıt vermemektedirler. Dışişleri Bakanlığı da sessizliğini koruyor. Soruyoruz: Kerkük için şimdi sessiz kalıyorsanız, ne zaman ses çıkaracaksınız? Barzani ve Talibani güçlerinin Kerkük’ü kontrol etmesine niçin göz yumuyorsunuz? Unutulmamalıdır ki, Kerkük’ün demografik yapısını ve etnik kimliğini değiştirme girişimlerine Cumhur İttifakı sessiz kalsa da, biz asla sessiz kalmayacağız.” (ANKA)

---

‘Görünmeyen Cemaat: Mürideler’in yazarı ve ‘Kızıl Goncalar’ dizisinin danışmanı Filiz Gazi, tarikatlarda kadınlara biçilen hayatları anlattı

“`